Her
ne kadar yaz aylarının sonuna doğru yaklaşsak da içimizdeki tatil aşkı bitmek
bilmiyor. Tatile gitmiş olun ya da olmayın, işte içinizde yola çıkmak için ufak
da olsa bir kıvılcım çaktıracak filmler…
‘Ah,
bir tatile bile çıkamadım bu yaz' diyenlerdenseniz üzülmeyin. Kendinizi yollara
atamasanız da bir nebze olsun tatil ihtiyacınızı tatmin edecek filmler mevcut.
Belki de sadece tatmin olmakla yetinmeyecek, kalbinizde çakan bir şimşekle
kendinizi tatil planı yaparken bulacaksınız, kim bilir. Sinemalarda gösterimde
olan ‘Tatil Zamanı' da bir nebze olsun tatil hasretinizi giderecek cinsten.
Komedi ve tatil temalarını harmanlayan film, 1983 yapımı ‘Sevimli Aile
Tatilde'nin yeniden çevrimi. Başrollerinde Ed Helms, Christina Applegat, Leslie
Mann ve Chevy Chase'in yer aldığı film, Griswold ailesinin ülkeyi baştan başa
turlayarak Amerika'nın en önemli eğlence parkı olan Walley World'e doğru yola
koyulmalarını konu alıyor. Biz de vizyonda olan ‘Tatil Zamanı' filmini fırsat
bilip kalbe dokunan ve insanı mutlu eden tatil ve yol filmlerini derledik, bir
göz atın bizce.
Sean
Penn'in yönetmenlik koltuğuna oturduğu ve kült hale gelen filmi ‘Özgürlük
Yolu', gerçek bir hikâyeye dayanıyor. İzleyiciyi bu kadar etkilemesinin sebebi
de biraz buradan geliyor herhalde. Christopher McCandless üniversiteden mezun
olduktan hemen sonra yapmak zorunda olduğu sorumlulukları yerine getirmek
istemez. Sahip olduğu bütün parasını yakar ve Alaska'da doğa ile bire bir
yaşamak için yola koyulur. Bu yolculuk boyunca pek çok badireler atlatır,
farklı yaşanmışlıklara şahitlik eder. Doğayı kendine ev edinir. Yerinde bir
kapitalizm eleştirisi de barındıran filmi değerli kılan bir diğer faktör de
müzikleri ve Eddie Vedder imzası taşıyor.
Bir
araba, iki kadın ve yapılacak yüzlerce kilometre… İnsanı arabaya atlayıp
kendini otobana bırakmaya zorlayan filmlerden biri ‘Thelma ve Louise'. Konusu
ise şöyle: Erkek arkadaşından bıkan Arkansaslı garson Louise, anlayışsız
kocasıyla birlikte sıkıcı bir hayat yaşayan arkadaşı Thelma'nın aklını çeler.
Şahane bir araba yolculuğu ve maceralar kendilerini beklemektedir. Ridley
Scott'ın yönetmenliğindeki yapım, oldukça fazla hayrana da sahip oldu kısa
sürede.
İngiliz
komedyen Rowan Atkinson'ın bir zamanlar oldukça ilgi çeken karakteri Mr. Bean.
Ve onun sinemaya uyarlanan ikinci filmi ise yol ve tatil temaları üzerine
kurulu. Hem yol hem tatil hem de komedi ögelerini harmanlayan yapım, izleyiciye
güzel bir iki saat vaat ediyor. Kahramanımız Mr. Bean, yeni macerasında Fransız
Riviera'sına tatile gider. Amacı tatilini yaparken bir yandan da film çekmektir
fakat başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmez. Talihsizlikler birbirini
kovalar. Ortaya da güneşli ve rengarenk bir film çıkar.
Biraz
da eskilere gidelim. Mesela 1953 yılına. Usta yönetmen William Wyler'ın
imzasını taşıyan ‘Roma Tatili', başrollerinde Audrey Hepburn ve Gregory Peck
gibi isimleri de aynı yapım altında buluşturan bir tatil filmi. Bir prenses
olan Ann, saray protokollerine göre yaşamak zorundadır. Avrupa turunun bir
durağı olan Roma'ya geldiğinde sıkıldığı bu tempodan kurtulmak ister ve bir
gece kimseye haber vermeden saraydan kaçar. Sonrasında başına gelenlerse hem
komik hem de oldukça romantik.
Klasik
bir yol filminden oldukça farklı ‘Küs Kardeşler Limited Şirketi'. Bir kere
yönetmen Wes Anderson. Sıradan üslupla bir film ortaya koyması beklenemez.
Birbirine yabancı üç kardeşin babalarının ölümünün ardından Hindistan'a bir
tren turuna çıkmalarını anlatıyor film. Başlarına gelen trajikomik ve marjinal
şeyleri filmi daha da orijinal kılıyor. Yolculuk sonucunda üç kardeşin
aralarındaki bağın nasıl değiştiğine biz de şahitlik ediyoruz. Yolculuk her
yarayı iyileştirir zaten değil mi?
Tatlı
bir aile Hoover ailesi. Film de, hem sıcak bir aile hem de eğlenceli bir yol
filmi. Bir Wolkswagen minibüse doluşup ailelerinin en küçük üyesinin hayalini
gerçekleştirmek için California'ya doğru yola çıkmalarını konu alıyor film. Üç
gün süren yolculuk boyunca neler oluyor neler… Sürprizlere açık olun; aile
fertlerinin bile hayal edemeyeceği bir sona sahip yapım. Hem sıcak bir aile
filmi izleyeyim hem de yolculuklarına şahitlik edeyim diyorsanız Küçük Gün
Işığım tam size göre.
Tatil
filmlerinin ve yol komedisinin atalarından. Başrolde ise bir devrin en komik
adamlarından olan Chevy Chase var. Chicago banliyösünde yaşayan Griswold ailesi
tatil için Walley World isimli eğlence parkına gitmeye karar verir. Lakin
burası Los Angeles'ta yer almaktadır ve ufukta epey bir yol görünür. Yolda
kuzenlerine uğrarlar, yaşlı bir bayanı arabalarına alırlar, o bayan ölür falan
filan… Yol ve durum komedisine örnek olan bu yapımı izledikten sonra ne dert
kalır ne keder.
Che
Guevara ile arkadaşı Alberto Granado'nun ilgi çekici ve bir o kadar heyecanlı
yol hikâyesini beyazperdeye taşıyan film, türünün değerli örneklerinden.
Yaptıkları motosiklet yolculuğuyla Latin Amerika'nın gerçekleriyle yüzleşirler.
Bildiklerinden çok farklı bir Latin Amerika bulurlar karşılarında. Yolculuk
sonunda edindikleri tecrübe ise kendi geleceklerini şekillendirecektir.
2000'li
yılların başında, Leonardo Di Caprio'yu daha toyluk çağında gördüğümüz
‘Kumsal', tabiri caizse insanın içini ısıtan cinsten. Amerikalı genç Richard'ı
oynayan Di Caprio, macera arayışı içerisinde Tayland'a gelir. Varoluşsal bir
arayış onu bu diyara getirmiştir. Bangkok'taki otelde bir Fransız çifti olan
Etienne ve Franco ise ile yaşlı gezgin Daffy ile tanışır. Daffy, ona gizli bir
adadan bahseder ve olaylar bundan sonra gelişir. Gözün gönlün masmavi
denizlerle açılacağı film, tatile gidemeyenlere ilaç gibi gelecek.
Fatih
Akın'ın damakta enfes bir tat bırakan, romantizm ile yol filmini harmanlayan
yapımı Temmuz'da, türünün arkada kalmış ama nev'işahsına münhasır filmlerinden.
Yalnız ve genç öğretmen Daniel'ın Juli ile tanışmasından sonra neler olduğunu
anlatıyor film. Juli ilk görüşte âşık olduğu Daniel'in falına bakar ve
Daniel'in çok kısa zamanda hayatının aşkını bulacağına ikna eder. Lakin işler
Juli'nin planladığı gibi yürümez ve Daniel bir Türk kızı olan Melek'e âşık
olur. Kahramanımız, Melek'in peşinden gerçek aşkı bulmak üzere İstanbul'a gider
fakat Juli de daima Daniel'in peşindedir. Hikâyenin sonunun İstanbul'da
gerçekleştiği film, enfes bir yol yapımı. Umutsuz romantikleri de es
geçmeyelim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder